13. ayın Rüzgarın hayatında dönüm noktası olduğunu söylesek hatalı olmaz. Çünkü artık yürümeye başladı. İlk adımlar atıldı, ilk dengeler kuruldu, eller bırakıldı, pıtır pıtır yürüdü canım oğlum. Özgürce, korkmadan, sağlam adımlar atarsın ömrün boyunca umarım.
Şehla bakıcımız ani bir kararla ülkesine dönmek istedi, 17 temmuzda gitti. Önce bir Gökce'de yatılı kalırım diyordu ama parada anlaşamadılar, Şule geldi yerine, içimize çok sinmese de ne yapalım, el mecbur. Dediğim dedik, asık suratlı, mahkeme duvarı gibi duruşu ile canımı çok sıksa da Rüzgara en azından fiziksel zarar vermeyeğini bildiğimiz biri, ama psikolojik olarak kötü etkileyebilir.
2 haftalık uzuuuun Çeşme tatilimiz başladı.Araba yolculuğu çok rahat geçti, Rüzgar uyudu ama ben çok yoruldum.
Babane ve dede unutulmuş, epey ağladı alışamadı, onlar da sağolsun uzak durdular, onu unutup günlük yaşamlarına devam ettikleri için ilgi isteyen Rüzgar daha da hırslandı, hırçınlaştı, bana düşkünleşti, 1 dakika olsun bırakmıyor. Çok yorucuydu. Ama canım oğlum Çimlerde özgürce düşe kalka yürüdü. İlk defa kendi kalktı, desteksiz :) bol bol ağalara koştu, çiçekleri suladı, Ayşe ablası ile karıncaları kovaladı, motora bindi.
İlk deniz ve havuz maceralarımız çok güzeldi. Gerçi deniz kısmı biraz ma aile ve konforsuz olsa da 3-4 kez denize ve şişme havuza girdi. Biz de saat 5ten sonra 1 saat pırlant pilajı ve Ozgur - Mertol brothers ile 2-3 kez sosyetik beachlere (Fly-inn, Ramo, Funbeach) gidebildik, iyi geldi ama deniz güneş dinlenme, muhabbet kısmı asla, daha önce nasıl geçiyormuş zaman unutmuşum.