14 Kasım 2012 Çarşamba

10. hafta - Cifte Mutluluk

Bu haftanın en güzel iki olayı vardı aslında. Tabiî ki bebeğin kalbini duymamızdan bu yanda 3 hafta geçtiği için 10. hafta kontrolleri. 14 Kasım’da Ozan’la birlikte gittik doktora. Ozan biraz sakin ve gergindi, hala sorun olabileceğini düşünüyor herhalde, bu da beni biraz gerse de ilginç bir şekilde evham yapmıyorum.

Normalde telaşe müdürü olan ben, içimde hep iyi hislerle bebeğimi bekliyorum, aklıma hiç kötü bir şey getiremiyorum bile. Ultrasonda bebeği kıpırdar görebilmek için kezban önerilerine başvurarak küçük tatlılar yedim.

Ve bingo! Küçücük elleri, kolları, ayakları, koca kafasıyla bebiş tüm neşesi ile kıpır kıpırdı. Allahım işte bu inanılmazdı! Ozan da ben de heyecandan ve sevinçten ne yapacağımızı ne diyeceğimizi şaşırdık. Hakikatten tarifi zor ve müthiş bir duyguymuş. Çok mutlu olduk haliyle. Sonrasında doktorla biraz süreç üzerine konuştuk. 1 gün önden gidiyormuş minik kuş ama bana cinsiyet sormayın dedi. İçimden erkek geçse de biraz daha bekleyeceğiz, ama az kaldı. 5 Aralık’ta 12+5 için ikili test randevusu verdi. Şunu da bi atlatalım da kız da olsun erkek de farketmez artık. Sonrasında arabada hala heyecandan kıvranırken Ozan’ın terfi haberini almak, işte çifte bayram buna denir. Hatta derler ya “bebek kısmeti ile gelir?” Öyle mi oldu acaba? Umarım benim de terfim olur da işte ozaman göbek adını Şans mi koyarız Kısmet mi bakacagız :)

Akşam annemler de biraz daha temkinlilerdi, en azından “aaaay kız olsun” demediler. Bu hamilelere şuncacık deneyimime dayanarak “sorulmaması” gerekenlerle ilgili ayrıca bir yazı yazacağım. Yeminle korkuyorum söylemeye sırf bu cümleler kurulmasın diye.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder